İstanbul Efendisi Nerede Oynuyor? Edebiyatın Işığında Bir İnceleme Kelimelerin gücü, tarihin en eski zamanlarından günümüze kadar insanoğlunun evrimini şekillendiren en önemli araçlardan biri olmuştur. Bir kelime, bir anlatı, bireyleri bir araya getirebilir, toplumsal yapıları dönüştürebilir, bir dönemi ya da bir şehri seslendirerek derin anlamlar yükleyebilir. Bu bağlamda, edebiyat yalnızca anlatmanın değil, toplumsal bir dönüşümün aracı olmuştur. Bir metin, bir karakter ya da bir şehir, bireylerin iç dünyasında ve toplumsal yapısında kalıcı izler bırakabilir. İşte tam da bu noktada, “İstanbul Efendisi” gibi eserler, şehrin ruhunu, insanlarının karakterlerini ve zamanın toplumsal yapısını anlamamıza yardımcı olur. İstanbul Efendisi: Bir Edebiyat Dönüşümü İstanbul Efendisi,…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Fırında Közleme Olur Mu? Farklı Yaklaşımlar ve Perspektifler Közlenmiş patlıcan, kırmızı biber ya da domates gibi sebzeler mutfakta bir tür vazgeçilmez olmuştur. Ancak bazen kafamızda şu soru belirir: Fırında közleme olur mu? Bu konuda farklı bakış açıları var. Erkekler genellikle daha pratik ve veri odaklı yaklaşırken, kadınlar çoğu zaman duygusal ve toplumsal bağlamda meseleye farklı bir bakış açısıyla yaklaşabiliyor. Gelin, hem pratik hem de duygusal yönlerden bakalım ve sonunda siz de fikirlerinizi paylaşmak isteyeceksiniz! — Erkeklerin Pratik ve Objektif Bakışı: Fırında Közleme Gerçekten Mümkün mü? Erkekler, mutfak işlerinde çoğu zaman daha sonuç odaklıdır. Yani, ne kadar pratik, hızlı ve verimli…
Yorum BırakIrdeleyici Olmak Ne Demek? Eğitimin Dönüştürücü Gücüyle Keşfe Çıkıyoruz Eğitimci olarak, her gün yeni bir öğrenme deneyiminin peşinden gitmek, öğrencilerimin hayal gücünü ve eleştirel düşünme becerilerini keşfetmelerine yardımcı olmak benim en büyük motivasyonumdur. Öğrenmenin dönüştürücü gücü, her bireyi kendi yolculuğuna çıkaran, toplumu daha iyi bir hale getiren, hayatı şekillendiren bir etki yaratır. Ancak, bu güç sadece bilgiyi ezberlemekle değil, aynı zamanda derinlemesine düşünme, sorgulama ve eleştirel bakış açısı geliştirme süreciyle ortaya çıkar. İşte tam da bu noktada “irdeleyici olmak” kavramı devreye girer. Irdeleyici olmak, sadece yüzeysel bilgilere sahip olmak yerine, daha derinlemesine düşünme, analiz etme, sorgulama ve bağlantılar kurma yeteneğine…
Yorum BırakIntiba Döner Kimin? “Gerçek, yalnızca düşündüğümüz kadar gerçek olabilir, düşünmediğimiz her şey başka bir evrende varlığını sürdürüyor olabilir.” Bu filozofik perspektif, varlık ve bilgi üzerine derinlemesine düşünmeyi çağrıştırır. İnsanlık tarihindeki en eski sorulardan biri şudur: “Gerçek kimindir ve kim karar verir gerçekliği?” Tıpkı insan düşüncesinin varlıkla ilişkisini sorgulayan filozoflar gibi, Intiba döner kimin? sorusu da bize etik, epistemoloji ve ontoloji gibi felsefi kavramlarla derin bir sorgulama yapma fırsatı sunar. Bu yazıda, Intiba döner kavramını çeşitli felsefi açılardan irdeleyeceğiz ve bu soruyu kendi anlayışımızla yanıtlamaya çalışacağız. Epistemolojik Perspektiften: Bilginin ve Gerçeğin Döngüsü Epistemoloji, bilginin doğasını ve sınırlarını sorgulayan felsefe dalıdır. İnsan,…
Yorum BırakInek Öğrenci Ne Demek? Felsefi Bir İnceleme Bir filozof olarak, dilin anlam dünyasına girdiğimizde, kelimelerin bazen en sıradan haliyle bile derin felsefi soruları gündeme getirdiğini fark ederiz. Bugün, “inek öğrenci” ifadesine odaklandığımızda, belki de kulağa sadece akademik bir terim gibi gelen bu kelimeler, aslında toplum, değer ve insan doğasına dair önemli soruları açığa çıkarabilir. Peki, inek öğrenci gerçekten ne demek? Bu terim neyi ifade eder ve etrafında ne tür felsefi meseleler barındırır? Bu yazıda, etik, epistemoloji ve ontoloji perspektiflerinden hareketle, inek öğrenci kavramını felsefi bir mercekten inceleyeceğiz. Etik Perspektiften: Toplumsal Etiketler ve Değerler Inek öğrenci ifadesi, genellikle derslerde aşırı derecede…
Yorum BırakBurkulma Olduğunu Nasıl Anlarız? Toplumsal Yapıların ve Bireylerin Etkileşimi Üzerine Bir Sosyolojik İnceleme Bir toplumun yapısını anlamak, bazen yalnızca büyük resme bakmakla mümkün olmaz. Bazen, toplumdaki küçük etkileşimler, bireylerin birbirleriyle olan ilişkileri, alışkanlıklar ve sosyal normlar, toplumun geneline dair önemli ipuçları verir. Bir sosyolog olarak, toplumsal yapıları anlamak için sadece politik ya da ekonomik düzeyde değil, günlük yaşamda yaşanan basit olaylarda da derinlemesine bir inceleme yapmak gerekir. Mesela, çok basit bir soru sormak: Burkulma olduğunu nasıl anlarız? Bu soru, sadece fiziksel bir rahatsızlık değil, aynı zamanda toplumsal normların, cinsiyet rollerinin ve kültürel pratiklerin nasıl işlediğine dair önemli bir düşünme fırsatıdır.…
Yorum Bırakİnci kefali Dünyada Kaç Yerde Var? – Tarihsel Arka Plan ve Akademik Tartışmalar İnci kefali adıyla bilinen ve bilimsel olarak Alburnus tarichi (eski adıyla Chalcalburnus tarichi) olarak sınıflandırılan balık türü, Türkiye’nin doğusunda yer alan Van Gölü havzasına özgü endemik bir türdür. [1] Bu durum, “dünyada kaç yerde var?” sorusunun cevabını oldukça netleştiriyor: Bu tür, yalnızca bu göl havzasında, yani Van Gölü ve onu besleyen akarsularla bağlantılı sistemde doğal olarak bulunmaktadır. [2] Tarihsel Arka Plan İnci kefali ilk bilimsel olarak 1811’de Pallas tarafından tanımlanmış bir türdür. Bu tür, yüksek tuz ve soda içerikli göl suyu ortamına adaptasyon göstermiştir; Van Gölü havzası – %0,19 tuzluluk oranı ve pH değeri yaklaşık 9,8…
Yorum BırakHyogo Çerçevesi Nedir? Edebiyat Perspektifinden Bir İnceleme Edebiyat, insanlık tarihinin derinliklerine inerek, toplumsal yapıları, bireysel dönüşümleri ve kolektif travmaları anlatmanın gücüne sahiptir. Her kelime, bir evrenin kapılarını aralayabilir; her anlatı, toplumsal yapıları dönüştürebilecek bir etkiye sahiptir. Peki, metinlerin gücü ve hikayelerin büyüsüyle dolu bir dünyada, Hyogo Çerçevesi nasıl bir anlam taşıyor? Bu soruyu sorarken, dilin ve anlatının sadece edebi bir düzlemde değil, aynı zamanda toplumsal değişimi teşvik eden bir araç olarak nasıl kullanılabileceğini düşünmek gerekiyor. Hyogo Çerçevesi, yalnızca afet risk yönetimi için bir plan değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmayı ve geleceğe dair umutları kucaklayan bir metin olarak ele alınabilir. Hyogo…
Yorum BırakHaşr ve Neşir: Bir Felsefi Dönüşüm Felsefe, varlık ve bilgi üzerinde derinlemesine düşünmeyi teşvik ederken, insanın doğasını, toplumunu ve evreni anlamaya yönelik bir yolculuk olarak kendini gösterir. Bu yolculuk sırasında, anlam ve anlam üretimi üzerine yapılan sorgulamalar, bazen kelimelere, bazen de kavramlara dayanır. “Haşr” ve “neşir” kelimeleri de bu anlam arayışının birer yansıması olabilir. Türkçe’de pek çok zaman duyduğumuz, fakat derin anlamlarına inmeyi unuttuğumuz bu kelimeler, aslında yalnızca dini veya hukukî bir bağlamda değil, aynı zamanda ontolojik, epistemolojik ve etik bağlamda da üzerinde düşünülmesi gereken önemli kavramlardır. Haşr ve Neşir: Temel Tanımlar ve İlişkileri Haşr kelimesi, Arapça kökenli olup, kelime…
Yorum BırakBıdık Ne Demek? Siyaset Bilimi Perspektifinden Bir İnceleme Güç İlişkileri ve Toplumsal Düzen Üzerine Kafa Yoran Bir Siyaset Bilimcinin Girişi Toplumlar, tarih boyunca birbirleriyle ilişkiler kurarken, bu ilişkiler belirli güç dinamikleri etrafında şekillenmiştir. Güç, yalnızca fiziksel bir güç değil, aynı zamanda bilgi, ideoloji ve toplumun çeşitli yapılarındaki egemenlik biçimlerini de kapsar. Her kelime, her kavram, bu güç ilişkilerinin bir yansımasıdır. Türkçedeki “bıdık” kelimesi de, dilin ve toplumun içindeki bu güç yapılarının bir parçası olarak analiz edilebilir. Bu kelime, hem toplumsal hiyerarşilerin hem de cinsiyet temelli bakış açılarını ortaya koyan bir araç olabilir. Peki, “bıdık” kelimesi siyasal anlamda neyi ifade eder…
4 Yorum